Ana içeriğe atla

Kendimle hasbıhal..

Bir anne için evladından göreceği en üzücü şeylerden biri de kendisine kafa tutması ve karşı gelmesi galiba. Şu an o kadar üzgün ve yorgunum ki.. Savaşmaktan yorgunum, ve artık savaşmıyorum. Kendi haline bıraktım. Evet o bir ergen, ama bu beni üzme hakkını veriyormu ? Bende annemi bu kadar mı üzmüştüm ?

Önce karnında 9 ay taşı, kanınla, canınla besle.. Doğunca sütünle büyüt, acısına katlan, sevginle onu yetiştir.. Sonra ergenlik denen değişime girsin ve tüm emeklerin bir anda çöp olsun.. Bu mu adalet ?

İlkokulda derslerine yardım et, sabahlara kadar projesini yap, herşeyin en iyisini yapmaya gayret et.. Sonra ergen olsun ve derslerinde başarısızlık başlasın, bütün emekler yine çöpe..

Evet ne yaparsa kendine, hatalarında tabiki ders alarak gelişip büyüyecek.. Ama o zaman onun için geç olacağını bilerek boşverebiliyormuyum ? Hayır ! Ben boşveremem.. Ama bana izin vermezse yardım da edemem..

Küsüyoruz, barışıyoruz, sinirleniyoruz, bağırıp çağırıyoruz, birbirimize.. Sonra silbaştan anne-oğul oluyoruz.. Çünkü bir anne evladına kıyamaz.. Senden nefret ettiğini söylese de, anne ondan asla nefret edemez.. Onun canıdır evladı.. Ama evlat bunu ancak evladı olunca anlayacaktır.

Kıskaçta gibiyim.. Çıkmazda.. Dipsiz bir kuyuda... Ne zaman biteceği belli olmayan bir yolda yürür gibidir bir ergenle yaşamak. Ne kadar kızsanda, o senin çocuğundur, affedersin her seferinde.. Ama bir anne bunları neden yaşamak zorundadır ? Neden baba değilde anne ?

Evet, cennet boşuna annelerin ayakları altında değil.. Boşuna ilk önce annene koşmalısın dememiş Peygamber..

Sonuç : Bir ergenin varsa, sabredeceksin... Ta ki bir gün doktorluk olana kadar :)

Yorumlar

  1. canım inşallah doktorluk olmazsınız.. bir iki yaş aralıklarla 3 tane kardeşim var. hepimizin ergenliği üst üste geldi.annem ne zorluklar çekti. ama şimdi hepimiz büyüdük ve annemizin kıymetini o kadar iyi anlıyoruzki. geçecek bunlar inşallah.. allah sabır versin..

    YanıtlaSil
  2. Benim de tüm çabam bunun için Yarencim, inşallah kadir kıymet bilir günleri de görürüz :)

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

ANNELİK

ŞU AN BURADA OLUP, KÜÇÜK BİR NEFES ALIP YENİDEN DÖNSEM KEŞMEKEŞE... Evet anne olmayı ben seçtim. Ama onlar-çocuklarım- dünyaya gelmeyi seçmediler. Ve her defasında bunu bana karşı kullanıyor olmaları beni çok yoruyor. Sanki kalbime bıçak saplanıyor. Alt tarafı kızımdan 1 fincan kahve istedim. Ve şaka bile olsa, o cümleyi haketmedim. Ben anneme bir defa "beni doğurmasaydın" demedim. "ben gelmek istemedim, beni sen dünyaya getirdin, bakmak zorundasın" demedim, demem. Peki bu cümleler bana neden söyleniyor? Önce oğlum, şimdi kızım. Ve ben dünden beri ara ara ağlıyor, mide ağrısı yaşıyor ve yaşama sevincimi kaybediyorum.

Anneler Günü

Bu güne dair aklıma pek çok şey geliyor. Gelgitler yaşıyorum yine, düşüncelerim arasında. Zaten beni ben yapan da hızlı ve aynı anda çok şey düşünmek değil mi? Ben buna "düşünce ishali" de diyorum. Yersiz ve zamansız, bir anda geliyor ve geçiyor. Bazen de geçmiyor, uzunca bir süre devam ediyor. Anneler gününü kendi çocuklarım hariç, tanıdıklarım, öğrencilerim, veliler, arkadaşlarım ve sosyal çevremden insanlar kutladılar. Ama kendi doğurduklarımdan ses yok. Evet, bu günü kendileri belki önemsemiyorlardır, ama benim önem verdiğimi bildiklerinden, yapmacık da olsa insan bir öpücük olsun bekliyor. Dünya da bu kadar acı varken bir günün önemi varmı? Ama gündelik hayatımıza acılar içinde devam ediyorsak, şatafatlı olmayan, bir öpücükle dahi kutlanabilen bu günde hatırlanmak istiyor insan... Henüz bu günün bitmesine 4 saat daha var. Eve gittiğimde neler olacak, göreceğiz bakalım. Bana gelince... Tanıdığım herkese küçük küçük hediyeler alasım, herkesi mutlu edesim, onların mutl...

Yeni iş, Yeni Başlangıçlar

Nihayet sakin bir iş ortamındanyım. Okulların kapanmasına 2 ay kala zorunlu iş değişikliği hem sorunlara hem de huzura yol açtı. Çok sancılı bir karar süreci ve çocuklardan ayrılma zorluğundan sonra , nisan 10 da yeni işime idareci olarak başladım. Anaokulda ki öğretmenlik görevimi mecburen bıraktım. Bende isterdim ki 2 ay sonra ayrılayım. Ama kısmet böyleymiş. Ama şunu anladım ki, tüm okul sahipleri sadece çıkarlarını düşünüyorlar. Öğretmenler ise sadece sömürülüyor. Özel kurumlar için söylüyorum bunu tabi.. Ya  da  bana hep böyle mi denk geldi acaba ?? Herneyse.. Ayrılırken anladım ki bu böyle.. İnsanlar ikiyüzlü olduklarını çıkarlarına ters düşen bir durumla karşılaştıklarında gösteriyorlarmış.. Gelelimmm fotoğraf çekimlerime.. Geçen hafta Gülhane ye  doğru gittik. Eminönü vs çıktık, gezdik. Bir kaç foto paylaşıcam tabikii. ' mayıs ta ki düğün çekimine kadar umarım bu güzellikler kaybolmaz :) Gelelim paylaşımlara :) Laleler de sonra :) l...